Sabah uyandığımda iyi ki blog’um var dedim. Neden mi? Çünkü 100 kişi bile olsa sesimi bir yerlere duyurmaktan çok memnunum. Yine ve yine bir şeylere küfür etme halindeyim. Bu sefer de Taksim-Yeşilköy seferini yapan saygıdeğer 72T otobüsüne ve pek tabi 72T şoförlerine ve pek pek tabi İETT müdürüne bir çift sözüm olacak.
Gelmiyor kardeşim bu otobüs. GEL-Mi-YOR! İETT’nin sitesinde yazan saatlerini çok nadir uyguluyor. En yakın örnek, mesela dün. Saat 18:00’de bir tane otobüs var, onu bırak 18:05’de ekspress var ama ikisi de gelmedi. Saat 18:30 bizim otobüs geçiyor duraktan, haliyle tıklım tıklım. Binemedim. Dolmuşa 4,50 TL bayılmak zorundan kaldım, hem de aylık akbilim varken. Onu geçtim Taksim’den kalkış saatlerini de düzenli olarak uygulamıyor. İncirli-Ömür durağında 70 dakika otobüs bekleyip, sonunda pes edip taksiye binmişliğim bile var yani. Evet ciddiyim. Hem de çok uzak bir tarihte değil. Yakın bir zaman içerisinde başıma geldi bu olay. Durakta ağlayacak gibi olmuştum ve çatacak birilerini bulamadığım için zavallı sevgilime yüklenmiştim. Sanki 72T şoförünü lafa tutmuş da bırakmıyormuş gibi.
Aslında daha sık sefer koymaları gerekiyor. Çünkü yetmiyor. Her seferinde insanlarla akraba oluyoruz. Artık o sürtmüş, bu ellemiş, geçiyor bunları millet. Hiç unutmam bizzat bir kadının poposunda elim kalmıştı. Yukarı çekememiştim. Nasıl ter basmıştı o an. Kadında zavallım hiç sesini çıkarmıyor. Hayatımın en utanç verici yolculuğuydu yani. Bakınız sevgili İETT müdürü, nelere maruz kalıyoruz. Artık sık seferi geçtim, bari yazan saatlere uyulsun, ben buna çoktan razıyım zaten.
Bir de tüm bunlar yetmezmiş gibi, bu 72T şoförleri gereğinden fazla terbiyesiz. Bir kere aylık akbil basınca en çok homurdanan şoför bizim şoförlerimiz. Yemin ederim aylık akbil basmaya utanıyorum artık. Birleşip psikolojik baskı yapma halindeler. Sonracığıma, sanırsın padişah torunu, hayrına otobüs şoförlüğü yapıyor. Hep geç kaldıkları için, malum durakta bekleyenlerin sinir kat sayıları bir hayli artıyor. “Nerede kaldın be adam? İşime, okuluma, vs.’me geç kaldım” diye sormak en büyük hakkımız. Ama gelin görün ki, yine sanki sözleşmişler gibi hep aynı cevabı veriyorlar, bir de böyle sinirli sinirli; “Otobüs dönemedi. Kaç saattir döndermeye çalışıyoruz. N’apalım yani”. Ama hep aynı cümle. Hiç değişmiyor. Ağzının payını almış bir şekilde aylık akbilini basıp arkalara doğru ilerlemeye başlıyorsun. Ve en mühim meseleye geldi sıra. “Arka kapııııı” meselesi. Düğmeye basıyoruz görmüyorsun. Ulan bağırdığımızda duy bari. Zaten nefret ediyorum “arka kapıııı” diye bağırmaktan. Sesim çatallaşıyor ve özgüvenimi yitiriyorum o an. Bir an önce kendimi otobüsün içinden atmak istiyorum. Bir de erken basmadığın için suçlu sen oluyorsun. Bitmiyor bu otobüsün çilesi vallahi bitmiyor.
Buradan pek saygıdeğer İETT müdürüne seslenmek istiyorum. Şu 72T şoförlerini bir güzel sıra dayağına çek. Zaten İstanbul zor şehir. Daha da zorlaştırmayalım sayın müdürüm, istirham ediyorum.
Son bir isteğim daha olacak. Şu 72T’nin son seferi 00:30‘a kadar olabilir mi acaba?
6 Yorum Var
Büyük şehirlerin en büyük sorunu bu.
İzmir’de de otobüs saatleri ile alakalı sorunlar var.
Sorsan “Belediye güzel çalışıyor, otobüslerle alakalı bir problem yok” der.
Ha bir de evet o otobüsün tıka basa dolu olması ve hiç tanımadığın insanlarla akraba olma ihtimalinin yüksekliği.
Benim o sapık arkadaşım canı sıkıldığında otobüse biner ve hiç tanımadığı insanlarla akraba olmak ister. ( dedim ya sapık )
Bizim İzmir’de trafik polisleri dolmuşlara ayakta yolcu aldıkları için ceza kesiyorlar. Aynı trafik polisleri belediye otobüslerinin içi tıka basa olmasına rağmen ceza kesmezler. Neden ? O belediyenin otobüsü, belediye otobüsünde çiftleşmek serbest!
Ne iett ne de eshot-izulaş ( İzmir’in iett’si ) bu soruna çözüm bulmak istemezler. Çünkü para kazanıyorlar, çünkü onlar rahatlar.
Bence bu sorunu İETT nin şikayet sayfasından mail atın. Kesinlikle ilgileniyorlar. Ama devamlı ve ayrı ayrı birkaç kişi yapsın farklı günlerde.
maalesef. büyükşehir pek ilgi alaka göstermiyo. yoksa bütün yeşilköylü isyanlarda.
günü birlikçi yazlıkçılardan şikayetçiyim onlara ayrı bir servis kaldırılsın kalabalık guruplar halinde oluyorlar aşırı gürültü yapıyorlar aşırıı kahkahalarla.. toplu taşım aracı olmaktan çıkıyor onların özel aracı oluyor bu gerçekten rahatsız edici
Hergün Merter’de 20 dakika dikilip otobüs beklerken, hep aynı saattlerde ve almadığım halde bana kaçak sigara satmaya çalışan çocuğun, katili olmaktan çok korkuyorum.
21. Yüzyılda Avrupanın Kültür Başkenti istanbuldaki iett otobüslere baktığımda kendimi afrika ülkesinde hisediyorum. hala 30 yıllık otobuslerle yolculuk ediyoruz, ne klima var ne ısıtıcı, hergun biri arızalanıyor. araçta yolculuk ederken muhabbet etmek imkansız birbirinizi duyamazsınız. bunları kimse görmüyormu , yolcularda hiçkimse buna tepki göstemiyor. küçük bir istatik bilgi vereyim. istanbulda 2700 otobus var bunun 1400 tanesi 30 yıllık. ankarada 2700(otobus sayısına dikkat) , bunun 250 tanesi 30 yıllık. yeni otobusler garajlarda bekliyor millet eski otobuslerle yolculuk yapıyor..