Diley Kuru
  • Anasayfa
  • KÜLTÜR-SANAT
    • FİLM / DİZİ
    • FOTOĞRAF
    • KİTAP
    • MÜZİK
    • TİYATRO
  • LIFESTYLE
    • GEZİ
    • MEKAN
  • BAKIŞ AŞISI
  • ARŞİV
  • İLETİŞİM

Metrobüste Yer Edinmenin 10 Altın Kuralı

Diley Kuru • 13 Kasım 2012 • BAKIŞ AŞISI

Metrobüste Yer Edinmenin 10 Altın Kuralı

Her gün sıkış – tepiş olan metrobüsler, birçok insanı hayatından soğutuyor. İnsanda hiçbir şey için heves kalmıyor. Bazen sırf bu lanet şeye binmemek için trafikte kalmayı bile göze alabiliyoruz. Ancak doğru strateji ile metrobüste yer edinmek ve daha rahat yolculuk etmek mümkün.

İşte metrobüste yer edinmenin 10 Altın Kuralı;

1) Bineceğiniz durak, Söğütlüçeşme, Zincirlikuyu, Cevizlibağ ve Avcılar ise her zaman en ön kapının önünde durmaya özen gösterin. Eğer durak çok kalabalık ise bu sizi 1 ya da 2 metrobüs geriye atabilir ama inanın beklemeye değer. Bu kapı şu yüzden önemlidir; metrobüsler değişkenlik gösterebilir. Sarı, gri, yeşil ve eski metrobüs olmak üzere 4 ayrı metrobüs çeşidi mevcuttur ve bu nedenle orta kapıların bölümlerinde durmak risklidir. Orta kapıların durdukları kısımlar sürekli değişir. Bazen şoför uyuzluk yapıp biraz önde ya da geride durabilir. Ama ön kapıda bu değişkenler sizi etkilemez.

2) Durduğunuz kapı önünde mutlaka yerinizi önceden belirleyin. Yanınızda bekleyen birinin sizden daha tecrübeli olma ihtimalini göz önünde bulundurarak bir alternatif koltuk daha belirleyin. Metrobüs yanaşıp, kapılarını açtığında sağa – sola bakmadan, hızlı adımlarla hedefinize doğru ilerleyin.

3) Diyelim ki durak çok kalabalık (ki o durak hep kalabalıktır) ve kapı önleri ağzına kadar dolu. Kapı hizasından bi’ 5 santim kenarda bekleyebilirsiniz. Metrobüs geldiği anda, diğerlerinden önce davranıp, kaldırımdan kapı önüne atlamayı başarırsanız, önceden belirlemiş olduğunuz hedefinize kolayca ulaşabilirsiniz.

4) Bu madde özellikle büyüklerimizi biraz kızdırabilir. Ancak metrobüs bir maraton ve tüm değerlerin yok sayıldığı ilkel bir yaşam ortamıdır. Çok fazla yaşlı olmamak kaydıyla bazı amca ve teyzelere yer vermemenizi öneririm. Burada yapmanız gereken tek şey metrobüse binenlere kesinlikle bakmamaktır. Ayaktaki yolcularla göz temasından kaçının. Yanınızda mutlaka kitap, gazete, dergi ve mp3 bulundurun. Cam kenarındaysanız daha şanslısınız. Yıllardır gençler arasında popülaritesini koruyan “uyuyor numarası” yapmaktan çekinmeyin. Böylece vicdanınız sızlamadan, son durağa kadar oturarak gidebilirsiniz.

5) Diyelim ki oturmanız imkansız ve ayakta gitmeniz gerekiyor çünkü bir sonraki metrobüsü beklemeye vaktiniz yok. O halde yapmanız gereken, birçok kişinin metrobüste mekan olarak belirlediği körüklü kısma doğru ilerlemek olacaktır. Bu bölüm özellikle kadınlar tarafından tercih edilir. Çünkü burada olası metrobüs tacizlerinden korunmak mümkündür. Sırtınızı rahatça arkanıza yaslar ve ayakta olmanıza rağmen daha az yorulursunuz.

6) Elbette ki metrobüste her şeyin bir kuralı var. Nerede nasıl durulacağını iyi belirlemek gerekir ve bunun için de iyi bir analiz yeteneğine sahip olmalısınızdır. Ancak bazı şeyler için birazcık fizik kurallarını bilmek yeterlidir. Bu söylediklerime bir önceki maddede bahsetmiş olduğum körüklü kısmı örnek olarak verebiliriz. Burası karşılıklı olmak üzere totalde 8 kişiliktir. Yani karşılıklı 4 + 4 şeklindedir. Sağ ve sol kısımlarda tutunabileceğiniz sadece birer boru vardır ve bu nedenle sağ ve solda duran kişiler daha rahattırlar. Ancak eğer siz o 2 şanslı kişiden biri değilseniz, o 2 kişinin ortasında kalan diğer 2 kişiden biri oluyorsunuz demektir. Burada durmak rahat olmasına rahattır ancak yolcuların fark etmediği ve gözden kaçırdığı bir durum söz konusudur. Burada 2 kişiye 1 boru düşer. O boru paylaşılmaz. O boru sadece 1 kişiye aittir. Özellikle sabahları mutlaka biri o boruya sarılıp uyuyarak yolculuk eder. O boruyu sahiplenin, alın evinize götürün demiyorum elbette. Siz hiçbir zaman paylaşımcı tutumunuzdan ödün vermeyin. Dedim ya basit bir fizik kuralı sadece. Metrobüs sağa doğru gidiyorsa, siz o boruyu sağ omzunuzu dayayacak yönde konuşlanın. Sol eliniz sadece metrobüs fren yapacağı zaman o boruya uzansın. Böylece düşmeden, kimsenin üzerine çullanmadan, dengede durmaya çalışmadan rahat bir yolculuk geçirmeniz mümkün olur.

7) Baktınız ne oturabiliyorsunuz ne de körüklü kısma ilerleyebiliyorsunuz. Ara duraklardan birinden bineceksiniz ve insan başına 1 metrobüs düşüyor. Böyle bir durumda yapmanız gereken en ön kapı haricinde diğer tüm kapılara hücum etmek olacaktır. Hangi akla hizmet bilmiyorum ama metrobüsün en arkasına bir şark sofrası kurulmuş malumunuz. Tespitlerime göre oradan daha çabuk yer açılıyor. Bir diğer tespitimde körük kısmının etrafındaki koltuklar. Oraların kenarlarına doğru da yanaşabilirsiniz. Şansınız yaver giderse oturacak koltuk bulabilir ya da körük kısmında bir boşluk yakalayabilirsiniz.

8) Metrobüse bindiğiniz anda içerilere doğru ilerlemeye çalışın. Sakın kapı önünde beklemeyin. Bir sonraki durakta inecek bile olsanız bu hataya düşmeyin. Metrobüs insanı biraz tuhaftır. Nedense içerilere doğru ilerlemez. Kapı önünde beklemeyi sever. Eğer siz de onlara uyarsanız, orada sıkışır kalır ve hatta kaybolabilirsiniz. Kimse sizi göremez, sesinizi duyamaz. Durmaksızın açılıp kapanan kapı arasında savrulur durursunuz.

9) En önemli kural, kaba olun, terbiyesizleşin, çirkinleşin. İnsanlar sizden nefret etsin. Böyle olduğunuz sürece metrobüste her daim yer edinebilirsiniz.

10) Tüm bunlardan sonra, yapacağınız son şey, E5’te sıkışmış trafik arasında kalan zavallı insanları izleyerek eğlenmek olacaktır.

metrobüsmetrobüs duraklarımetrobüs hattımetrobüs saatlerimetrobüse binerken nelere dikkat edilir
Tweet
12
007 James Bond - Skyfall
Herkesin Bildiği Sırlar

İlginizi Çekebilir

  • ana_gorsel

    Yas Tutmak

  • 20150623_1816301

    25 Yaşında Olmak

  • dileyintoplutasima

    Diley’in Toplu Taşıma ile İmtihanı – Vol 1

  • isyan

    İsyanım Var

12 Yorum Var

  • Cevapla Kudret Çayıroğlu 13 Kasım 2012 00:08

    Kesinlikle “best of” bu yazı. Çok güldüm. Eline sağlık.

    • Cevapla Diley Kuru 13 Kasım 2012 00:14

      Teşekkürler :)

  • Cevapla AliCan 13 Kasım 2012 00:34

    Çok güldüm Diley Kuru, kalemine sağlık. Gülerken bir yandan da ne kadar gerçekleri yazdığını düşünüyor insan.

    • Cevapla Diley Kuru 13 Kasım 2012 00:37

      Yorum için teşekkür ederim. Uzun zamandır sabah – akşam kullandığımdan bayağı bir tecrübeli görüyorum kendimi. :)

  • Cevapla utku 13 Kasım 2012 00:45

    bu faydalı bilgilerini biz metrobüs severlerle paylaştığın için teşekkür ediyoruz diley hanım. ön kapı teorini yarin deneyeceğim:)

    • Cevapla Diley Kuru 13 Kasım 2012 00:47

      %100 çalışıyor :D

  • Cevapla tolga 22 Kasım 2012 02:24

    Sevgili Diley sen bu yorumu okurkene ben 3 hafta önce bir metrobüs sıkışmasında öldüm. Mecbur kalmadıkça trafikte yıllanırım, kokarım, çürürümde binmem. Tabiki bu söylediklerinin her kelimesine katılıyor olduğum gerçeğini değiştirmez.
    Kendimi düşündüğüm için değil, insanlığın o içler acısı halini görmeye yüreğim dayanmıyor. Metrobüs ile seyahat ederken, camdan gördüğümüz kaslı kağıt toplayıcıları bile kıskanmamak olası değil. “Vay be adam kral anasını satayım” dedirtir insana.

    Metrobüs insanları ne desin. “Gül gibi sıkışıp gidiyoruz”

    • Cevapla Diley Kuru 22 Kasım 2012 20:19

      Sevgili Tolga, yorumun beni çok mutlu etti. Teşekkür ederim. Arada buralara uğrarsan çok sevinirim :) kıps.

  • Cevapla Gülse 04 Ocak 2013 18:17

    Benim de uzun zamandır düşünüp yazıya dökemediğim kurallar gülünç ama ne kadar doğru:) Ben de kendi tecrübeme dayanaraktan diyorum ki ard arda gelen iki metrobüsten ikincisinin 3. kapısından bin, totem mi bilmiyorum ama hep oturuyorum en geç bir iki durak sonra:)

    • Cevapla Diley Kuru 05 Ocak 2013 19:07

      Mutlaka herkesin kendine göre teorileri oluyor. Söylediğini deneyeceğim. :) Yorum için teşekkür ederim.

  • Cevapla Burak 19 Ocak 2013 06:07

    İstanbul’da yaşamıyorum ama okurken çok eğlendim, gerçekten çok güzel bir yazı olmuş.

    • Cevapla Diley Kuru 22 Ocak 2013 12:57

      Çok teşekkür ederim. :)

Kudret Çayıroğlu için bir cevap yazın Cevabı iptal et

HAKKINDA

HAKKINDA

1990 yılının Temmuz ayında dünyaya gelmiş bir yaz aşığı. İstanbul’da doğdu ama aslen İzmirli. 2009’dan beri çeşitli şirketlerde editör olarak çalışmış, 2014’ten beri de Neredekal.com’da çalışıyor. Tiyatroya fazlasıyla düşkün, okumayı seven, her daim yazmaya hazır, müziksiz nefes alamayan, gezmeye meraklı, yaşamak için yemek değil yemek için yaşamak felsefesine inanan, uykusuzken huysuz, aşka aşık, biraz sakar, biraz korkak ama asla cesaretsiz değil.

Diley Kuru

TAKİP MEKANİZMASI

SON YAZILAR

  • ana_gorsel

    Yas Tutmak

    15 Haziran 2017
  • ana_gorsel

    En Derin ve En Ulaşılması Güç; Sanctum

    05 Haziran 2016
  • ali_baba_ve_7_cuceler

    Bir Açlık Oyunları Parodisi; Ali Baba ve 7 Cüceler

    30 Kasım 2015
  • 20150623_1816301

    25 Yaşında Olmak

    28 Temmuz 2015
  • wild_tales

    Bu Filmi İzlemeyen Bizden Değildir; Wild Tales

    05 Temmuz 2015

POPÜLER YAZILAR

Bir Analog Hikayesi

Bir Analog Hikayesi

27 Nisan 2011
01
Metrobüste Yer Edinmenin 10 Altın Kuralı

Metrobüste Yer Edinmenin 10 Altın Kuralı

13 Kasım 2012
02
Haydi Ne Duruyorsun Bir Dua da Sen Et

Haydi Ne Duruyorsun? Bir Dua da Sen Et!

21 Ağustos 2011
03

Instagram @DileyKuru

@DileyKuru

@DileyKuru kullanıcısından Tweetler
Twitter Instagram Linkedin
Diley Kuru

dahi anlamındaki "-de" ayrı yazılır.